Merhaba bu hafta özellikle birçok kişinin mustarip olduğu bir konuya değinmek istedim. Nedir bu konu diye merak edenler için hemen açıklayayım. Tabi ki Özgüven meselesi!!! Etrafımızda gördüğümüz birçok kişinin zaman zaman kendine fazla yüklendiğini, kendini ifade etmek konusunda zorlandığını ve özgüven problemleri yaşadıklarını, onaylanma ve beğenilme için çok çaba harcadıklarını görebiliriz. Fakat çoğu zaman bu kişiler başarısız olma ve beğenilmeme kaygı ve korkusu ile toplumda görülmez olmaya çalışırken,  diğer yandan da çok fazla duygusal istismar ya da psikolojik baskıya hatta mobinge uğramaktadırlar. Kişinin Özgüveni aslında o kişinin kendine olan özsaygısına bağlıdır. Özsaygı ise bebeklik döneminden itibaren gelişmeye başlar ve artarak güçlenir ya da tam tersi olur ve zayıf bir özsaygı olarak kalır. Özsaygı kendi özünü hissetmek, kendine değer vermek ve kendine inanıp kendini sevmektir. Kendine duyduğu özsaygısı yüksek olan kişilerin buna paralel olarak özgüvenleri de yüksek olmaktadır.

Özgüveni ve özsaygısı diğer kişilere göre daha düşük olan insanlar, aşırı düşünceli ve aşırı duyarlı davranma özelliklerine sahiptir. Bu kişiler insanların yaptıklarına aşırı takılır ve ne düşündüklerini aşırı önemserler ayrıca her şeye çok erken alınıp kırılabilir, her konuyu kendilerine çekip üzerlerine alınabilirler. Özellikle sosyalleşme konusunda da ciddi şekilde zorluk yaşayabilirler. Etraftaki insanlar tarafından olumlu ya da, olumsuz eleştirilerin tamamı onların için aşırı tedirgin edici ve kaygı verici olabilmektedir. Bu kişiler özellikle toplum içinde konuşmaktan veya ön planda olmaktan aşırı utanç ve kaygı duyarlar bu nedenle, toplum içerisinde daha pasif ve çekingen davranırlar.

Çocukluk çağında aileleri tarafından yeterince kabul görmeyen ve sevgi alamayan, sürekli eleştiriye maruz kalan çocuklar;  örneğin ‘çok beceriksizsin –senden hiç bir şey olamaz- aptalsın- sakarsın,  bir komşunun çocuğuna  bir de sana bak hiçbir şeyi beceremiyorsun diyerek kıyaslanan çocuklar ’ özellikle yetişkinlik dönemlerinde insanlar tarafından da önemsenmediğini ve değersiz olduklarını düşünürler. Bu bilinçsizce yapılan bir durumdur ve kişi istese bile kendini sevilmeye değer görememektedir ve özgüven sorunları yaşayarak ve öz saygıları düşük kalmaktadır.

Böylece Özgüven problemi yaşayan kişiler her konuda kendilerini başarısız gördükleri için  hem sosyal yaşamları, hem okul yaşamları, hem de iş yaşamları ve evlilik yaşamları çok fazla yıpratıcı ve zorlayıcı geçebilmektedir. Özellikle ilkokul çağında, çocuk eğer şanslı ise doğru bir öğretmen ve güzel dostlukların desteği ile öz saygısını yeniden kazanmasında büyük oranda yol kat edebilir. Veya yetişkinlik çağında pozitif ve sevgi ile sarmalayan onun yaralarını görebilen ve  anlayan  bir partner ile kendine değer vermeye başlayabilir ve kendinin sevilmeye layık olduğunu  görmeye başlayabilmektedir. Ama senaryo her zaman bu kadar iyimser olamamaktadır, bu nedenle eğer özgüven sorunları yaşayan birisi iseniz veya etrafınızda bu tarz sorunlar yaşayan kimseler varsa lütfen bir uzmandan zaman kaybetmeden Psikolojik destek almaya başlayın.

Sevgilerimle; hepinize iyi bir hafta diler ve kendinizin değerini bildiğiniz her birinizin sadece bir tane ve biricik olduğunuzu ve hepinizin çok özel olduğunuzu unutmadığınız bir ömür dilerim.

Uzm Klinik & Uzm. Adli Psikolog

           Psikoterapist

       Kadriye Özadmaca

   www.psikologevinde.com

   [email protected]

         05338600045